Ekonomi ve Enerji Bakanı Özdil Nami Kıbrıs Türk Sanayi Odası’nın düzenlediği üye toplantısının konuğu oldu ve önemli açıklamalar yaptı

Ekonomi ve Enerji Bakanı Özdil Nami Kıbrıs Türk Sanayi Odası’nın düzenlediği üye toplantısının konuğu oldu ve önemli açıklamalar yaptı.

Ekonomi ve Enerji Bakanı Özdil Nami Kıbrıs Türk Sanayi Odası’nın düzenlediği üye toplantısının konuğu oldu ve önemli açıklamalar yaptı.

Kıbrıs Türk Sanayi Odası Başkanı Candan Avunduk’un açılış konuşmasının ardından söz alan Ekonomi ve Enerji Bakanı Özdil Nami, ekonomik konular başta olmak üzere özellikle enerji konusundaki planlamaları ve çalışmalarını açıkladı. Bakan Nami şu açıklamalarda bulundu:

"Bu toplantıların geçmekte olduğumuz zor dönemi elbirliğiyle başarıyla geride bırakmak ve ortak sorunlarımıza çare üretmek için çok faydalı olduğuna inanıyorum. Büyük resmi göz önünde tutmazsak sadece kısa dönemli bazı pansumanları gündeme getirebiliriz. Artık bunlarla yetinemeyiz. Daha uzun soluklu çözümleri konuşmamız şart.

2017'ye baktığımızda aslında durum çok kötü değil. Uzun zamandır konuşulan bir kriz TL'yi vurdu ve aniden, tamamen bizim dışımızda gelişen bir olay nedeniyle elimizde tuttuğumuz TL'nin değeri oldukça geriledi ve durduğumuz yerde alım gücümüz maalesef azaldı. Bunu söylemekle birlikte ekonomideki tüm yapısal sorunları çözmüştük, her şeyi mükemmel götürüyorduk gibi bir durum da yoktu.

Dünyada 144 ülke arasında rekabet etme gücü 114'üncü sırada olan bir ülkeyi devraldık. Rekabet gücümüzün neden bu kadar zayıf olduğunu tespit edip harekete geçmek ve dışarıdan gelecek şoklara karşı ekonomiyi daha dirençli hale getirmek için gerekenleri ortaya koymak gerekli. Kendi vergi, teşvik sistemimizde, maliyetlerimizde gerekli düzenlemeleri yaparken Türkiye ile oturup bu işbirliği ve dayanışmayı yeni ihtiyaçlar doğrultusunda tekrar nasıl baştan konuşabiliriz noktasına varabilmeliyiz. Bakanlıklarda oturarak, ofislerimizin dört duvarı içinde bunu kurgulamamız mümkün ve doğru değildir.

“YENİ YATIRIM ESKİSİ GİBİ OLMAMALI”

Enerji konusunda biz 400 mgw'lık gücün 350'sini kullanabiliyoruz. Kurulu düzen var. Buraya kadar tamam. İhtiyacımız olan güce baktığımızda 350 mgw'lık kapasitemiz var, genelde 185'lik bir gücü kullanıyoruz. İstisnai olarak özellikle yaz dönemlerinde bazı saatlerde 330 mgw'ı zorladığını görüyoruz. Bu zorlanan saatlere baktığımızda 10 kere olduğunu görüyorsunuz. Çok küçük bir oran. Bizi esas enerjide bekleyen risk, bir arıza olursa sıkıntı yaşanmasıdır. Bunun olmaması için Kıb-Tek çalışanları üstün bir gayretle çalışıyor.

Yeni yatırımı yapacağız. Bunun talimatını da Kıb-Tek'e verdik ama bu eskiler gibi olmaması gerekir. Elektrik maliyetimiz kws başına 100 kuruşu geçti ama Türkiye'de bunun toptan satışı 30 kuruş.

Bizim artık daha ucuz elektriğe nasıl ulaşabileceğimizi kurgulamamız lazım. Bizim elektrik üretimimizin %99'u fosil tabanlı yakıtla olur. Bunu biz ithal ediyoruz, ücretini dolarla ödüyoruz, emtianın kendi fiyatı da dolar bazında zamlanıyor ve bu tüketiciye yansıtılıyor. Bu sarmaldan, çıkmazdan kurtulmamız lazım.

En son Ürdün'deki bir ihalede 2,6 Cent'e kadar indi. Güneş enerjisi zengini olan ülkemizde de bunu hayata geçirmemiz lazım. Teknolojinin yanına güneş enerjisini nasıl depolayacağımızı çok detaylı çalışıyoruz. Türkiye'den kabloyla elektrik konusunda da muhataplarımızla çeşitli seviyelerde doğrudan temas içindeyiz. Sn. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ülkemize yaptığı ziyarette konu en üst seviyede ele alındı ve bu projenin ilerletilmesi için gereken kararlar üretildi. Zaten iki ülke arasında meclisten de onaylanmış bir anlaşma var.

“TÜRKİYE’DEN KARAR ÜRETİLMESİNİ BEKLİYORUZ”

Top şu anda bizde değil, Top Türkiye Cumhuriyeti’ndeki yetkililerde. Onların kendi içlerinde üretmeleri gereken bazı kararlar var. Bunlar üretildikten sonra artık sonuca gidip gidemeyeceğimizi göreceğiz. Bizim temennimiz, arzumuz, isteğimiz bunun neticelenmesi ve bu projenin zaman kaybetmeden hayata geçmesi.

Eğer Türkiye’den kablo ile elektrik gelme projesi olursa bizim yenilenebilir enerji sisteminin de önü açılacak. Şu anda izole bir sistem olmamızdan dolayı tabi olduğumuz 70 MW'lık tavan ortadan kalkacak ve çok daha yüksek oranlarda güneşten faydalanma imkanımız olacak. Eğer bu mümkün değilse de yatırım planlamalarımız ona göre farklı bir şekillenme alacak.

Bizim hedefimiz Türkiye’deki maliyetlerle elektrik enerjisini burada da tüketiciye, başta sanayicimiz olmak üzere sunmak. Ama takdir edersiniz ki bu 1 gecede hayata geçirebileceğimiz bir değişim olmayacak. Bunda biraz sabırlı olmamız gerekecek. Ama tünelin ucunda ışığı, Ekonomi ve Enerji Bakanlığı olarak biz net bir şekilde görüyoruz. Bu gereken yatırımların yapılması için de çeşitli alternatifleri üretecek şirketlerle temaslarımızı, toplantılarımızı düzenli bir şekilde gerçekleştiriyoruz.

Tüm teşvik sistemi elden geçirilmeli. Bu sistem o günün ihtiyaçları için belki doğruydu ama güncellememiz lazım. Yeni şartlara uyarlanması lazım.